İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Akdeniz’de düzensiz göçmenleri kurtaran sivil toplum kuruluşlarına (STK) ait gemilerin, bu operasyonları yaparken belirli kurallara uyması gerektiğini söyledi.
Tajani, Brüksel’deki AB Dışişleri Bakanları Toplantısı sonrasında İtalyan gazetecilere açıklamalarda bulundu.
İtalya’nın, Akdeniz’de sistemsiz göçmenleri kurtaran sivil toplum kuruluşlarına ilişkin gemilere limanlarını açmamasıyla yaşanan krize değinen Tajani, “İtalya, göç sorununun, sadece İtalya ve Fransa’nın değil, Avrupa’nın sorunu olduğunu ortaya koydu. Bu sorunla AB nezdinde yüzleşip, çözülmesi gerektiğini belirttim.” dedi.
Tajani, bu mevzuyu görüşmek üzere AB dışişleri ve içişleri bakanları ortak toplantısı yapılması talebinde bulunduklarını da kaydetti.
Bugünkü görüşmelerinde detaya girmediklerini lakin Avrupa’nın göç konusunda nasıl bir rol üstleneceğini tartıştıklarını dile getiren Tajani, “STK gemileriyle ülkemize gelen göçmenlere ilişkin sorunu büyük bir ciddiyet ve kararlılıkla, birine karşı değil, sorunu çözme iradesiyle ortaya koyduk. İtalya’nın 7 bin kilometrelik kıyısı Avrupa’nın sınırıdır ve bu, herkes tarafından anlaşılmalıdır.” diye konuştu.
STK gemilerinin resmi makamlara hiçbir bilgi vermeden denize açılıp göçmenleri kurtardığını ifade eden Tajani, “Bunlar, denizde kurtarma yapmıyorlar, Akdeniz’in ortasında insanları oraya getiren insan kaçakçılarıyla randevuları var. Bu, AB tarafından denetim edilmeli ve düzenlenmeli.” dedi.
İtalya’nın bir sonraki STK gemisinin gelişinde ne yapacağına ilişkin soruya Antonio Tajani, “STK’lerin belirli kurallara uyması gerekiyor. Hadiseden hadiseye bakacağız, her biri diğerinden farklı. Bilgileri toplayıp, ayrıntılı olarak görmek lazım.” yanıtını verdi.
Bu arada, İtalyan basınında yer alan haberlerde, Avrupa Komisyonu sözcülerinden Anitta Hipper’ın, İtalya’nın STK gemilerine yönelik yaklaşımına karşılık, “STK gemisiyle başka bir gemi arasında ayrım yapmıyoruz. Denizde, hayat kurtarmak yasal zorunluluktur.” dediği kaydedildi.
İtalya-Fransa ilişkileri düzensiz göç meselesinden gerilmişti
İtalya’nın, geçen hafta Akdeniz’de göçmenleri kurtaran 4 STK gemisine önce limanlarını açmakta direnmesi, ardından da liman verdiği 3 geminin 2’sindeki göçmenleri acil sıhhat şartlarına nazaran “seçerek” tahliye etmesi, kelam konusu 4 gemiden birine limanlarını açan Fransa’nın sert tepkisini çekmişti.
Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, 10 Kasım’da yaptığı açıklamada, “İtalya’yı sorumlu bir Avrupa devleti gibi davranmamakla” suçlamış ve Fransa’nın İtalya’dan yine yerleştirme programı çerçevesinde alacağı 3 bin 500 göçmenin alımını askıya aldığını duyurmuştu.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ise 11 Kasım’da Fransa’nın bu yansısını, “anlaşılmaz, haksız ve agresif” olarak nitelemişti.
Bu gelişmelerin akabinde İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, dün telefonda, iki ülke ortasında göç konusunda gerilen alakaları ele almıştı.
Akdeniz’deki düzensiz göç sorunu
Akdeniz’in İtalya, Malta ile Libya ortasında kalan bölgesi, son yıllarda Afrika’dan Avrupa’ya geçişte sık kullanılan sistemsiz göç rotalarından biri olarak öne çıkıyor.
Deniz ve hava şartlarının yeterli seyrettiği günlerde kelam konusu güzergahta göç hareketliliği ağırlaşıyor.
Denizde yardım daveti yapan sistemsiz göçmenleri, Avrupalı devletler yerine ekseriyetle Avrupa menşeli sivil toplum kuruluşları kurtarıyor. Kelam konusu STK’ler, Avrupalı devletlerin “güvenli liman” vermemesinden ötürü zaman zaman kurtardıkları göçmenleri tahliye etmekte güçlük yaşıyor.
Akdeniz’i geçebilen ya da kurtarılan göçmenlerin Avrupa’da ilk ayak bastıkları yer genellikle İtalya oluyor.
Teknelerin alabora olması ya da teknelerdeki aşırı kalabalık nedeniyle susuz ve havasız kalınması yüzünden her yıl çok sayıda göçmen, Akdeniz’i geçmeye çalışırken hayatını kaybediyor.
